Merkez Melikgazi ilçesinde yaşayan 3 çocuk, 12 torun sahibi Halil Eren, 1978 yılında emekli olduktan sonra oğluyla kentte halıcılık yapmaya başladı.
Emekliliğin sakin günlerini kitap okuyarak geçirmeye başlayan Eren, 46 yıldır tutkuyla bağlandığı kitaplardan bir an olsun kopmadı.
Mütevazi yaşamıyla dikkati çeken ve çevresindekiler tarafından “kitap kurdu” olarak tanınan Eren, boş zamanlarını değerlendirmek amacıyla Kayseri Şehir Kütüphanesi’ne gitmeye başladı.
Eren, kent merkezindeki çarşı, pazarı gezdikten sonra elinde bastonuyla Meryem Ana Kilisesi olarak bilinen ve 2020’de Şehir Kütüphanesi’ne dönüştürülen tarihi binanın yolunu tutup, genellikle gençlerin gittiği merkezde kitapların arasında zaman geçiriyor.
Kütüphane raflarından özenle seçtiği kitapları okuyan Eren, tanıştığı öğrencilere kitap okuma alışkanlığı edinmeleri için tavsiyede bulunuyor.
Kitapsever Halil Eren, AA muhabirine, kitap okumanın kendisini mutlu ettiğini anlattı.
Boş vaktin değerini iyi bildiğini ve gün içerisinde muhakkak bir şeyler okuması gerektiğini ifade eden Eren, yaşına bağlı bazı hastalıklardan dolayı günlük olarak geldiği kütüphaneye şimdilerde haftanın belirli günleri geldiğini söyledi.
Geçmiş dönemlerde çeşitli yayınevlerine yazılar yazdığını ve çevresindekilere kitap dağıttığını anlatan Eren, halı dükkanlarına yakın yerdeki tarihi Meryem Ana Kilisesi binasının kütüphaneye dönüştürüldüğünü ifade etti.
Eren, kütüphanenin açılmasının kendisini mutlu ettiğini belirterek, “İşlerimizle uğraşırken kilisenin kütüphane olacağını duydum. Hemen geldim yetkililere buradan yaşlıların da faydalanıp faydalanamayacağını sordum. Onlar da ‘İlmin yaşı yok, tabii ki gelebilirsiniz’ dedi. Buraya zevk ve aşkla geldim.” diye konuştu.
“GENÇLERİN YANINDA ÇOK MUTLU OLUYORUM”
Kitap bulunan ortamlarda bulunmaktan mutluluk duyduğunu dile getiren Eren, sözlerine şöyle devam etti:
“Kitap benim için yemek, gıda gibidir. Kitap okumadığım gün kendimi az zannederim ve çeşitli kitaplar okurum. Teknik kitapları okumaya daha çok ağırlık verdim. Mesela okul zamanlarımda ağırlığımızı matematiğe, geometriye ve teknik bilgilere vermişiz. Diğer derslere de dersi geçecek kadar ağırlık vermişiz. Sonradan anladım ki onların da değeri çokmuş. Hepsini birden götürmek daha güzelmiş ama matematiğe hassaten özenim fazla. Gençlerin yanında çok mutlu oluyorum, zaman güzel geçiyor. Bu arada kendim Kur’an-ı Kerim okuyorum. Kur’an okuduktan sonra boş zamanımda kütüphanenin sesli kısmı var, oraya geçerek çocuklara sorular soruyorum. Onlar da memnun oluyor. Eksik olmasınlar çok centilmenler. Sorularıma cevap veriyorlar. Sorduğum soruların içinde ağırlıklı matematik, teknik bilgiler ve biraz da dini bilgiler oluyor.”
Haber Detay Görsel Slider
Eren, kütüphaneye uğradığında 45-50 dakika kitap okuduğunu belirterek, bu zamana kadar okuduğu kitapların sayısını tutmadığını ancak binlerle ifade edebileceğini kaydetti.