OZAN ÖMER KADÜKER- Üstün yetenekli öğrencileri desteklemek amacıyla kurulan Bilim ve Sanat Merkezleri’ne (BİLSEM) giriş süreci, son yıllarda adeta bir yarışa dönüştü. Veliler, çocuklarına bu etiketi kazandırma çabasıyla binlerce lira harcarken, bu süreç eğitimciler tarafından “hormonlu üstün yetenekliler” kavramıyla eleştiriliyor. Yüksek ücretli kursların sektöre dönüşmesi, çocukları gereksiz rekabete sürüklüyor ve sistemin işleyişini zorlaştırıyor. MEB Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü velileri bu tarz hazırlıklardan kaçınması gerektiği konusunda uyarsa da kursların önü alınamıyor.
Koç, eğitim, kitap…
Biz de çocuğumuzu BİLSEM’e yerleştirmek isteyen bir aile gibi kurslarla iletişime geçtik. Online, yüz yüze eğitimler, koç desteği, kitap gibi birçok farklı seçenek sunuldu. Özel derslerin ücretleri 400 TL’den başlıyor 2000 TL’ye kadar çıkıyor. Bir kurs yetkilisi özel derslerle 18 bin TL’lik program önerirken bir başka yetkili ise 5000 TL’lik programın yeterli olacağını söyledi. Ayrıca online eğitim paketlerin ücretleri 8000 TL’ye kadar çıkıyor. Kurslar arasında yüzde 97 başarı oranı sunanlar da var. Kitap ücretleri ise 100 TL ile 2000 TL arasında değişiyor. “Çocuğunuzdan nefret ediyorsanız onu BİLSEM’e hazırlayın” diyerek durumun ciddiyetine dikkat çeken Türkiye Üstün Zekâlı ve Dahi Çocuklar Eğitim Vakfı (TÜZDEV) Genel Müdürü Yusuf İslam Akay: “BİLSEM mülakat uygulamaları soruları değişmeyen standart psikoteknik zekâ testleridir. Üstün zekâlı olmayan çocuklar bazı eğitmenler tarafından zekâ testlerine hazırlanıyor ve olamadığı halde üstün zekâlı çıkıyor. Resmen ezber yaptırıp soruları öğretiyorlar ve bu bir suçtur. Bunu yapanlar, diğer çocukların hakkına giriyorlar. Sonrasında ise bu çocuk, BİLSEM’de kendini yalnız, farklı ve zorlanmış hissediyor. Çocuk sınavı kazanamayınca da zeki değilim diye düşünmeye başlıyor. Çocuklarına neden bu zulmü yapıyorlar? Şu anki BİLSEM’lere hazırlanarak giden çocukların bir kısmını hormonlu üstün zekalılar olarak adlandırıyoruz.”
700 bin üstün zekâlı
Türkiye’de 700 bin üstün zekâlı çocuk olduğunu kaydeden Akay, BİLSEM sayısının 372, toplam öğrenci sayısının 110 bin civarı olduğunu belirterek BİLSEM’lerin sayısının artırılması ve şu anki seçim sürecinin değiştirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

21 Aralık’ta başlayacak
Öğrenciler BİLSEM’e girebilmek için 3 aşamalı değerlendirme sürecinden geçiyor. Her okulda 1, 2 ve 3. sınıf düzeylerinden her bir sınıf düzeyindeki toplam öğrenci sayısının en fazla yüzde 20’si aday gösterilebiliyor. Ön elemeyi geçenler tablet temelli bir değerlendirme sürecine alınıyor. Bu yıl 21 Aralık’ta başlayacak ön değerlendirme uygulamaları 23 Şubat’a kadar devam edecek.

‘Tespiti zorlaştırıyorlar’
Üstün Yetenekli Çocukların Eğitimi Projesi Koordinatörü Osman Sıtkı Mert ise şunları söyledi:
“Bazı veliler öğretmenlerden, çocuklarının özel durumu olmamasına rağmen BİLSEM sürecine yönlendirilmesi için talepte bulunuyor. Kurslara, koçlara yazdırıyor. Her gün 50-100 öğrenci kaydı alanlar var. Çocukları çalıştırarak BİLSEM’i kazandırmak en başta öğrenciye yapılmış bir haksızlık. Çünkü BİLSEM’e girdiğinde yoğun bir şekilde başarısızlık duygusunu yaşayacaktır. Ayrıca gerçek üstün yetenekli çocukların tespit edilmesini zorlaştırıyorlar.”

En son bilgiler

WordPress Double Opt-in by Forge12