Serkan Arman / Milliyet – Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin yurt dışındaki petrol, doğal gaz ve maden arama faaliyetlerinin sonuç verdiğine dikkat çekerek, Afrika ülkesi Nijer’de 2020’de çalışılmaya başlanan sahada seneye altın üretimine geçileceğini duyurdu.
İstanbul’da ekonomi basınıyla bir araya gelerek enerji alanındaki son gelişmeler hakkında bilgi veren Bayraktar, “Nijer önemli bir ülke bizim için madenler konusunda. Üç altın sahamız vardı. 3 yeni saha anlaşması imzaladık. 2020’de başladığımız sahada 2025 içerisinde ilk altını üretmeyi hedefliyoruz” dedi.
2025 yılında faaliyete geçmesi beklenen Akkuyu nükleer santrali hakkında da konuşan Bayraktar, “İlk reaktörden elektrik üretilmeye başlandığında 1200 megavatla Türkiye ihtiyacının yaklaşık yüzde 2 buçuğunu karşılayacak” bilgisini paylaştı. Bakan Bayraktar basın buluşmasında özetle şunları söyledi:
– “Hem petrol ve doğal gazda hem de madenlerde kendi kaynaklarımızı aramak, Gabar’ı, Sakarya Gaz Sahası’nı, yeni kaynakları aramak var. Ama her şeyi Türkiye’de bulma şansımız olmayabilir. Türkiye Petrolleri bir kısım üretimimiz yurt dışında. Irak’ta sahalarımız var. Şimdi Libya, Azerbaycan’da sahalarımız var. Dolayısıyla biz hem madende hem petrol ve doğal gazda dışarıda daha aktif olmalıyız. Bu anlamda Nijer önemli bir ülke bizim için madenler konusunda. Üç altın sahamız vardı. 3 yeni saha anlaşması imzaladık Agadez bölgesinde. 2020’de başladığımız sahada da 2025 içerisinde ilk altını üretmeyi hedefliyoruz.

Offshore rüzgar yolda
– 2035 Yol haritasını açıklarken her yıl yapacağımız minimum 2000 – 2500 megavatlık YEKA ihalelerinden bahsettim. Bunlar yurt dışındaki yatırımcılara da açık. Onun dışında ikili anlaşmalarla belli ülkelerle de yenilenebilir projeleri geliştirmek istiyoruz. Körfez ülkeleri, Batı ülkeleri olabilir, şimdi Fransa’yla offshore rüzgâr konuşuyoruz. Keza Çinlilerin bu konuda ilgisi var olabilir. Bizim şu anda yenilenebilir enerjide çok cazip bir yatırım ortamı var. Özellikle Somali, bundan sonra belki Libya off-shore’u, diğer ülkelerde yapacağımız çalışmalarla ilgili yani filomuzun biraz daha genişlemesi söz konusu olabilir.
– Somali’de çalışma devam ediyor. 2025’in ikinci yarısına doğru tablo ortaya çıkar. Somali’de farklı ülkelerle iş birliğine hazırız. Teklifler var. Karadeniz gazıyla alakalı da teklifler var. Karadeniz’de ve Bulgaristan offshore’unda arama faaliyetleriyle ilgili de teklifler var ve bunlara sıcak olduğumuzu söylüyoruz.”
Suriye üzerinden ‘enerji trafiği’
– Suriye’ye halihazırda kuzeye yaklaşık 210 megavatlık bir kapasitede elektrik veriyoruz. Onların kapasitesini artırmakla alakalı bir çalışma içindeyiz. Altyapı tarafıyla ilgili bir heyeti birkaç gün içinde belki cumartesi göndermeyi planlıyoruz.
Gelişmelere göre bu ziyarete ben başkanlık edebilirim. Geçen hafta Lübnan Başbakanı Türkiye’deydi. Lübnan’a elektriği Suriye üzerinden ulaştırmamız söz konusu olabilir. Bazı kaynaklara göre 1 trilyon dolara kadar Suriye’nin altyapısı için bütçeye ihtiyaç var. Dolayısıyla Suriye’deki doğal kaynakların yeniden inşa için kullanılmasıyla alakalı da bir çalışma içindeyiz. Suriye’nin özellikle 2000’li yıllarının başında 600 bin varillere ulaşan günlük petrol üretimleri olmuş. Şimdilerde 30 bin varillere gerilemiş durumda. Belki devamında Suriye’den Türkiye’ye bir petrol boru hattı, bizim Irak – Türkiye petrol boru hattıyla bunun birleştirilmesi, Katar gazının Suriye üzerinden Türkiye ve Avrupa’ya gitmesi gibi epey bir olgunlaşması gereken konular var.
Rize’de petrol beklentisi var
– Sakarya gaz sahasında bugün üretim kapasitemiz 7 milyon metreküpe gelmiş durumda. 2025 yılının ilk çeyreğinde 9 milyon metreküpün üzerine çıkacağız. Yoğun çalışma var. Üretimin ikinci fazı için. Bu sefer 20 milyon metreküpe çıkaracağız günlük.
Ama bir taraftan yeni kuyular açıyoruz. Üçüncü fazla alakalı. Yani bu 20 milyon metreküpü 40-45 milyon metreküp çıkaracak. 2028’e kadarki süreçle alakalı 40’ın üzerinde yeni kuyu kazılıyor. Keşif amaçlı yeni sondaj konusunda da yoğun bir çalışmamız var. Yani özellikle işte Rize yoğun bir beklenti içerisinde, Çayeli’nde petrol olduğu her zaman söylenen lokasyonda tespitimiz var.
– 2023’te bakanlığa geldikten sonra ‘her yıl 5 bin megavat güneş ve rüzgâr yapmalıyız’ demiştim. 2035 yenilenebilir yol haritasında hedefi yükselttik. Yılda 7500 megavatları bulmamız lazım.2024 güneş ve rüzgârda Türkiye’nin rekor yılı. 6 bin megavatın üzerinde yeni güç yaptık. Biz 1000 megavat güneş yaparsak 350 milyon dolarlık doğal gaz ithalatını önlemiş oluyoruz. Bu seneki 6 bin megavat yaklaşık 2.1 milyar metreküplük yani yaklaşık 800 ila 1 milyar dolarlık doğal gaz tasarrufu sağlamış olacağız.
2035’te 3 nükleer santral olacak
– Nükleer yetmiş yıllık hayalimiz. Akkuyu ilk reaktörden elektrik üretmeye başladığında 1200 megavatla Türkiye ihtiyacının yaklaşık yüzde 2 buçuğunu karşılayacak. Dört reaktör devreye girdiğinde de Türkiye’nin ihtiyacının yüzde 10’unu nükleerden karşılamış olacağız. Oradan üreteceğimiz elektrik aslında doğal gazdan üreteceğimiz elektriği ikame edecek ve yılda 7-7 buçuk milyar metreküp doğal gazı artık ithal etmemiş olacağız. Bu da 3 milyar dolar demek. Onun için Türkiye’nin Sinop’ta, Trakya’da iki büyük nükleer santrale daha ihtiyacı var. 2025 önemli karar yılı olacak. Çünkü hangi ülkeyle, hangi teknolojiyle, hangi modelle yürüyeceğimize karar vermiş olacağız. Planlamamız 2035’e 7 bin 700 megavatla girmek.
– Rusların Sinop’a çok ciddi bir ilgisi var. Akkuyu’da artık Türkiye’yi biliyorlar. Türkiye’de hangi fabrikadan hangi ürünü tedarik edebilirler, iş gücü, bunlarla ilgili çok ciddi bir tecrübe oluşturdular. Bu tecrübeyi Sinop’a yansıtmak istiyorlar.

Çok elektrik kullanan maliyetine katlanacak
– Üzerinde çalıştığımız konulardan biri desteklerin daha verimli hale gelmesi. Tüketimi yüksek olan gruplarda 5 bin kilovat saat yıllık tüketimi aşan tüketicileri maliyet esaslı bir modele geçirmeyi hedefliyoruz, elektrik tarafı için. Doğal gazda da il bazlı. Ortalama tüketimin üzerinde olan bir tüketimi daha yüksek bir fiyattan, yani bir kademelendirme doğal gazda.
– Evlerde kullandığımız elektriğin 240 kilovat saate kadarki kısmının yüzde 60’ı şu anda devlet tarafından karşılanıyor. Yani yaklaşık 1000 lira gelecek fatura bizlere 500 lira civarında geliyor. Ama şimdi çok tüketimi olan, 5 bin kilovat saati yılda geçen grup artık maliyet bazlı tarifeye tabi olacak. 2024 tüketiminize bakacağız, 2024 tüketiminiz 5 bin kilovat saati aşmış ise artık şubat ayından itibaren size elektriğin maliyeti neyse o yansıtılacak. Bu da şu anlama geliyor: 1050 liralık fatura ödüyorsanız mesela yani o değerdeyseniz 1980-2000 lira ödeyeceksiniz. Yani 1050 liralık fatura yaklaşık 2 bin liraya çıkıyor.
Burada istisnalar tanımlıyoruz. İbadethaneler, şehit, gazi aileleri, evinde mesela elektrikli cihazlara bağlı solunum cihazı olabilir. Onları istisna tutarak… Bunu ödeyebilecek durumda olanların da desteğe ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum.

En son bilgiler

WordPress Double Opt-in by Forge12