Milliyet.com.tr/ÖZEL Yeni dönem asgari ücret için nefesler tutuldu. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun bu hafta 4. toplantısını yaparak yeni asgari ücretli belirlemesi bekleniyor.
19 Aralık’taki üçüncü toplantıda da rakamın telaffuz edilmemesinin ardından TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ilk teklifi yapan taraf olmuştu. Ergün Atalay, “Asgari ücretli işçiler olarak önerimiz %45 enflasyon üzerinden refah payı eklenerek %20 refah payı ile 29.583 TL. Rakam bu, verirlerse imza atarız vermezlerse orada olmayız” ifadelerini kullanmıştı.
SON DAKİKA | Bakan Işıkhan’dan asgari ücret açıklaması! ‘Perşembe veya Cuma günü komisyon toplanacak’
‘YÜZDE 74’LÜK ARTIŞ PAZARLIK BAŞLANGICI OLUR’
Peki TÜRK-İŞ’in asgari ücret beklentisi gerçekçi mi? İşverenler hangi rakam üzerinden pazarlığa başlayacak? Komisyondan çıkacak karara az da olsa ilave bir refah payı eklentisi mümkün mü? Yeni asgari ücret ne kadar olur?
Konuyla ilgili tüm merak edilenleri milliyet.com.tr’ye açıklayan Sosyal Güvenlik Müşaviri Emin Yılmaz şu ifadeleri kullandı: “Asgari ücret komisyon tarafından pazarlık usulü belirlenmektedir. Dolayısıyla ilk üç toplantıda işçi tarafı, işveren tarafından rakam talep etti. Toplantılarda TÜİK ve Maliye Bakanlığı tarafından ilgili dönemlere ait mali veriler bu masada oldu. İşveren kesiminden teklif edilen bir rakam olmayınca üçüncü toplantı sonrası TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay vasıtasıyla bu yılki enflasyon oranı %45 ve üzerine %20 oranında refah payı talep edildi.
Rakamsal ifade ile %74 oranında artışla yeni asgari ücret beklentilerini 29.583 TL olarak basına duyurdular. Bence bu, pazarlık başlangıcı olarak nitelendirilebilir.
‘İŞVERENE MALİYETİ 41 BİN 330 TL’
Hesaplamalarım doğrultusunda belirtilen 29.583 TL net ücretin brüt rakamı 34.804 TL’ye, işverene maliyeti ise 41.330TL’ye tekabül etmektedir.
Şam’daki görüşmenin şifreleri: Değişimin fotoğrafı
TÜRK-İŞ’İN RAKAMI SONRASI İŞVEREN NE TEKLİF EDER?
Masada olan işçi kesiminin rakamı diret olarak kamuoyuna yapıldı. İşveren cephesinde ise daha önce MÜSİAD %25 olarak tek söylemde bulunan taraf oldu. Bunu destekleyen İTO ve TÜSİAD gibi kurumların da mevcut olduğunu söyleyebiliriz.
İşveren tarafının %25’lik farkı masada bulunduracağı kanaatindeyim. Geçtiğimiz iki aylık sürede uluslararası kredi derecelendirme şirketleri, yabancı sermayeli bankalar hatta IMF ülkemizdeki ekonomi yönetimine tavsiye niteliğinde bu rakamı sunmuşlardı. Hatta maksimum %30 ve üzeri bir artışın enflasyonu tetikleyebileceğine dair uyarılarda bulunmuşlardı.
4. TOPLANTIDA TARAFLAR UZLAŞIR MI?
Asgari ücret başlangıç ücretidir. Yani okuldan yeni mezun bir bireyin meslek hayatına ilk adım attığı zaman emeğinin karşılığı ücret diye nitelendirmek lazım. Çalışan mesleğini tecrübeyle harmanladığı ve işverene kazandırdığı katma değerle birlikte zamanla bu ücretin asgariden çıkıp yukarı doğru seyretmesi lazım.
Ayrıca asgari ücret yönetmeliğinde tanım olarak, “İşçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücretidir” şeklinde detaylandırılmaktadır.
Öyle adil bir ücret olması gerekli ki işçiyi ekonomik olarak mağdur etmeyecek, işvereni de bunu öderken zora sokmayacak bir değerde olması gerekli.
ASGARİ ÜCRETE NE KADAR ZAM OLUR?
Asgari ücretin %35 artış ile 22.952 TL ve %45 artış ile 24.652 TL arasında tespit edileceği kanaatindeyim.
KOMİSYONUN KARARINA EK REFAH PAYI EKLENTİSİ OLUR MU?
Önceki yıllardaki komisyon kararlarına baktığımız zaman enflasyon verisi ve buna eklenti olarak %5 ile %10 arasında refah payı verildiğini tespit edebiliyoruz. Bence içinde bulunduğumuz sıkı para politikası ve enflasyonla mücadele sürecini de göz önünde bulundurarak taraflar arasında uzlaşı sağlayacak tarafın hükümet kanadı olacağını düşünüyorum.
Özellikle 2016 yılından bu tarafa süreklilik arz eden ve halihazırda 700 TL olan asgari ücret desteği 31.12.2024 tarihinde sona ermektedir. Bunun artırılarak devamlılığının sağlanacağını düşünüyorum. Ayrıca işverenlerin imalat sektörü hariç indirim miktarı %5’ten %4’e düşürülmüştür, İş kazaları ve meslek hastalıkları primi 0,25 oranında artırılmıştır. İşverenlerin prim yükünün de bir miktar arttığını belirtmek isterim.”